6.7.09

Kargalarla Buğday Tarlası - 1


Sanat tarihinde bazı köşeler, bazı işaretler, bazı eserler var; bunları bir anda değerlendirmek, hakkında üç beş kelam edip, geçip gitmek mümkün değil.
Yukarıda gördüğümüz Van Gogh yapıtı, "Kargalarla Buğday Tarlası" da bunlardan biri: modern sanatın ilk yapı taşlarından biri sayılıyor. Bu eserin niteliklerini ve özellikleri bir anda sayabilmek bu yüzden mümkün değil. Bir araba sanat tarihçisi bu eser üzerine yıllardır kafa patlatıyor, kitaplar falan yazıyor; hop deyip geçmek ayıp kaçar. Bu yüzden bu resimle ilgili kilit cümleleri adım adım ve sindirerek yazmak ve okumak gerek. Şöyle başlayalım:
Van Gogh, ara ara, hayatı boyunca ona her ay para yollayarak "yaşamasını sağlayan" kardeşi tarafından akıl hastanesine yatırılırdı. Bu resim Van Gogh'un ölümünden evvel bitirebildiği son resim ve akıl hastanesindeki odasının penceresinden gördüğü manzara. Bu resmi bitiriyor; kardeşi tarafından "Şimdilik bu kadar yeterli" deyip, hastaneden çıkarılıyor. Eve dönen Van Gogh, kısa bir süre sonra kendini karnından vurarak öldürüyor. Anlamca, bu noktaya dek her şey manidar.
Asıl dikkat edilmesi gereken noktalardan biri ve belki de en önemlisi şu:
Resmi ortadan ikiye bölen yol, asimetrik: nereden başladığı nereye gittiği belli değil. İşte bu "anlam kayması" bu resmi önemli kılan ilk ve en kritik etkenlerden biri. Ayrıca resimde iki adet ışık kaynağı var. Birinin biricik uydumuz Ay olduğu aşikar. Peki, ya diğeri? Bu resimde kaç karga var; bu kargalar nereden nereye gidiyor?
Sahi, neden bu kadar "sarı"?
Pek yakında, soldaalttanucuncuzil ekranlarında...

1 yorum:

  1. neden bu kadar sarı çünkü beyoğlu pasajında sarılara bakarken bulmuş kendini ve van gogh da beleydi demiş bir arkadaşı kendisine. sonra a-a van gogh benim deyince, arkadaşı demiş ki, hayır, van gogh sen değilsin, there is no van gogh. bunu duyan van gogh da durur mu yapıştırmış cevabı. o zaman bu van cock da neyin nesi yarram. off. öldürün beni lütfen.

    YanıtlaSil